fbpx
Bahar geldiğinde delirenlerden olduğumu bu bahar bir kere daha anladım:):):) Sanki Allah baba bahar mevsimini ; ''kızım sen normal değilsin bak bu da ispatı demek için yaratmış '' insan bu kadar mı uçar kaçar , herkes sana bir şey oluyor diyor :)  ne olabilir ki koskoca doğa bile kıştan kurtulduğumuz için renkten renge dolanırken benim aynı tonda kalmam mümkün mü  .... zaten hiper aktifim...
Bu fırtına ne zaman diner ? Etrafta deli gibi koşturan zombiler gibiyiz, sanki ruhumuz yok ... deli gibi bir mekaniğin içinde dişliler döndükçe dönüyoruz. Manzarayı seyrederken bir anda aslında onu görmediğimi , zihnimin içindekilerle arbede halinde olduğumu farkettim. bir sürü çark var zihnimde ve hepsi farklı gıcırdıyor . bir bilgisayarda bir sürü program ve klasör açık olunca ya çöker ya çalışmaz...
nasıl sevmem yarım yamalak şeyleri bir bilsen .... bir varmış bir yokmuşları,  mış gibi ama değilleri .... ya vardır  yada yok, arası olamaz ki... olursa sakat olur , oldurmalar olur .... yok edersin olur gider...  yakarsın o küllerden doğarsın zavallı kuş bile yapabilmiş sen mi yapamayacaksın hey alemi beşer .... hele ki öyleymiş gibi ama değiller nasıl delirticidir, sen hiç kırmızının yeşil gibi tanımını duydun mu ? Duyamazsın...
Son günlerde yaşadıklarımızdan yola çıkarak aklımı deşen bir sorum var ; 'Kötülük edene cezasını, kötülükle vermek bizim eylemimizi İYİ yapar mı? yada kötülüğe karşılık ,kötülükle cevap verene İYİ der miyiz?'' Bir kaç ay önce ''Kış uykusu''nda böyle bir replik vardı.... ama şimdi o repliği yaşıyorum... Son 1 haftadır sosyal medyaya bakıyorum , herkes delirmiş durumda ... şişeyle makat ilişkileri, koğuş hanımlığı... vesaire hiç duymadığımız...
80 leri gördük,siyah beyaz tvyi... Pttden telefon bağlatılırdı,... sokakta bir evde telefon olurdu uzaktaki sevdiklerimizle konuşmak için komşu evinde bağlantının kurulmasını beklerdik,sonra her eve girdi önce tv,sonra telefon...(yada önce tv bilemedim ) Sonrası çok hızlıydı... Ama hep ekonomik bir krİzi yönettik,hep küçük bir grup zengin büyük bir grup fakir idi...özalları gördük ,papatyaları,tansu geldi sonra ekonomistti sözüm ona iyileşecektik ama olmadı...... Biz evrimini tamamlamayan bir...
Alaçatı , bir köy masalı... hatta Kasabalı olmanın dayanılmaz hafifliğini hissedersiniz ., Mis gibi bir güneş öper sizi gıdınızdan ... Güneşin verdiği huzuru bozmamak için herkes emrinize amadedir .... köyü kışın kedilere bırakıyorsunuz, fotoğrafta görüldüğü üzere keyif abilerin , güneş onların gıdılarından öpüyor, bi de bizimkinden öptü:) Uzun bir yürüyüş sonrası  Dutlu kahvede öğle biranı içeceksin, aman ne keyifti, ama siz yine de oturun...
Nasıl sinir oluyorum, tutkuları heyecanları olmayan insanlara .... Hiç bir şey üretmiyorlar,  Hiç bir şeyle ilgilenmiyorlar... Sadece ekran seyrediyorlar.... yapılan her şeye bahane üretiyorlar ... Hiç bir şey geliştirmiyorlar, üretmek adına hiç bir katılım göstermiyorlar.... Böyle gelmiş, böyle giderci  insanlar.... Kabullenilmiş çaresizlikleri olan zavallılar sürüsü,  kabullendiğin şeyden vazgeçsen belki kendin için daha mutlu bir kapıyı açacaksın...belki senin sevmeden attığın adımı başkasının koşarak gitmesine sebep olacaksın .... Korkaklar.... sahip olduklarından...
Bazen atarlı yazılar yazıyorum, çokça yiyorum, genelde geziyorum çünkü bir yerde sabit kalmayı sevmiyorum, hayatın biriktirdikçe çoğaldığına güzelleştiğine inananlardanım. O kadar büyük cümlelerim yok, şu an için kendimce yazıyorum. okuyorsanız ve kim olduğumu merak edip bu sayfaya geldiyseniz teşekkür ederim.

Caferli Köyünü duydunuz mu ?

Şirin bir Ege Köyü Şirin olmasının yanında en önemlisi inanılmaz bir özveri ve gönül adanmış bir proje.Caferli Köyü...

Halfeti efsaneleri